Travma Sonrası Stres Bozukluğu
Travma, ağır ve yaşamı tehdit eden kaza, cinsel tecavüz veya doğal afet gibi korkunç bir olaya verilen duygusal tepkidir.
Travmatik olaylar gerçek bir ölüm, ölüm tehlikesi, ağır yaralanma, cinsel bir saldırı gibi, bedensel bütünlüğe yönelik dönük olağandışı tehdit içeren durumlardır. Travmatik olayları, insanlar tarafından gerçekleştirilen travmalar yani saldırı, şiddet, savaş, işkence, taciz, trafik kazaları ve doğal olaylara bağlı (sel, deprem, fırtına vb.) travmatik olaylar olarak ikiye ayırabiliriz.
Travma, doğrudan kişinin o travmatik olayı bizzat yaşaması dışında, başkalarının başına gelen travmaya bizzat tanık olarak, böyle bir olayın yakın bir aile üyesi veya yakın arkadaşının başına geldiğini öğrenerek veya meslek gereği ilk yardım ve sağlık görevlilerinde travmatik olayın rahatsız edici detaylarına tekrarlayan veya aşırı biçimde maruz kalmasıyla da yaşanabilir.
Genel olarak bir travma ne kadar korkutucu olursa ve ne kadar uzun sürerse Travma Sonrası Stres Bozukluğu ortaya çıkma olasılığı da o kadar artar. Travma yaşayan insanların çoğunda ilk bir ay içinde kaygı, olayı istemsizce hatırlama, travmayla ilişkili, travmayı hatırlatan ortam ve nesnelerden kaçınma gibi belirtiler görülmekle beraber bu kişilerin yaklaşık %90’ı bu durumu birkaç ay içinde herhangi bir önemli etki kalmaksızın atlatır. Dolayısıyla travmatik bir olaydan sonra stresle ilgili bazı tepkiler verilmesi normaldir. Bu tepkiler zaman içinde kaybolmaz; sıklığı, şiddeti ve kişinin hayatını etkileme düzeyi artıyor ise bir sorun haline dönüşür.
Tanı için aşağıdaki kriterlere bakılabilir:
-
Kişi ciddi bir travmaya doğrudan maruz kalmış, tanık olmuş ya da yakının başına gelen ciddi bir travmanın detaylarını öğrenmiş olmalıdır. Stres durumlarının yeteri kadar travmatik olabilmesi için şu özellik bulunması gerekir: ölümün gerçekleşmesi veya ölüm tehdidi, ciddi sakatlanma veya yaralanma ya da cinsel istismar.
-
En az 1 ay boyunca, hasta bazen istem dışı mekanizmalar yoluyla stresi (travmatik olayı) tekrar tekrar yaşamalıdır. Disosiyatif geçmişe dönüşler (flashback), rüyalarda tekrar tekrar yaşama.
-
En az 1 ay boyunca, hasta, travmanın hatırlatıcılarından kaçınmak için stres yaratan olayla arasına duygusal mesafe koymaya çalışır (bilerek veya bilmeyerek). Bu hatırlatıcılar, içsel (duygular, düşünceler) veya dışsal (insanlar, yerler, aktiviteler) olabilir.
-
En az 1 ay boyunca, hasta, travma ile ilgili olumsuz duygular ve düşünceler yaşamalıdır.
-
En az 1 ay boyunca, hasta, travmatik olayla bağlantılı yüksek uyarılma ve tepkisellik semptomlarından en az ikisini yaşamalıdır: uyku problemi, aşırı irkilme tepkisi, irritabilite, konsantrasyon güçlüğü, aşırı tetikte olma hali.
Travma sonrası stres bozukluğunun tedavi edilmesinde bilişsel davranışçı terapinin diğer psikoterapi yöntemlerinden daha etkili olduğu bilinmektedir. Travma sonrası stres bozukluğunun bilişsel davranışçı terapisinde, travmatik olay sırasında ya da hemen sonrasında gelişen, travmanın neden gerçekleştiği ya da travmanın kişinin kendisi, başkaları ve dünya için yorumlanmasına bağlı otomatik ve çarpıtılmış düşünceler ele alınırken, bir taraftan da travmatik olayla çağrışım yapan ve kişide belirgin tedirginlik yaratarak herhangi bir durum, nesne ya da kişi gibi faktörlerden kaçınmasına sebep olan uyaranlara yönelik zihinde ya da gerçek yaşamda üstüne gitme egzersizlerinin uygulanması ve böylelikle bu durumlara karşı bir duyarsızlaşmanın sağlanması hedeflenir.
Adres
İncirli Caddesi, No: 75, Daire: 11, Bakırköy, İstanbul
Telefon
(+90) 532 455 94 92